Uzaktan izliyorum olup bitenleri...
Kim kiminleydi, kim savunuyordu, kim muhalifti, şimdi ise kimler ayrıldı, kimler aynı yolda ilerliyor?
Gerçekten izah edemediğim durumlar var...
Neden mi bahsediyorum;
Samsunspor'un sosyal medyadaki durumundan...
Geçen sezonun son bölümünde Samsunspor twitter sohbet odalarında bir grup arkadaş bir araya geldi, kendilerince olanı biteni yorumlamaya başladı. Zaman zaman ben de katıldım bu sohbetlere...
Katılımcı sayısı da her geçen gün arttı...
Gecenin ilerleyen saatlerine kadar konu Samsunspor...
Genelde herkes muhalif...
Ama başkana veya yönetime değil, yaşananlara, futbola, takımın sahadaki kötü performansına...
Herkesin derdi 'Samsunspor nasıl daha iyi olur'...
O zamanlar meydanı boş bulup, 'Yüksel Yıldırım kara para aklıyor' deme cesareti bulan kendini bilmezler, şimdi ise 'En büyük başkan bizim başkan'cı oldu...
Ben de baktım ki, konudan uzaklaşılıyor daha katılmadım o odalara...
Zaten kendi adıma izah edemediğim durumlar da böyle başlıyor...
Samsunspor üzerinden bir şekilde popülarite sağlayan kişilerin akşamdan sabaha bu U dönüşü hayra alamet değil...
Ve ne hikmetse U dönüşünden sonra, bu kişiler sosyal medyaya yön verir, her şeyi bilir oldu...
Haklarında çıkan onlarca dedikoduya da aldırış etmeden yeni kostümleriyle çıktılar sahneye...
Yola çıktıkları arkadaşlarını geride bıraktılar, düşünceleri, paylaşımları, konuşmaları 90 derece değişti...
Bizlere arkadaş edasıyla yaklaşıp, başkan hakkında, kulüp profesyonelleri hakkında, taraftar grupları hakkında atıp tutarken, şimdi savunucu oldular...
Demek ki o zamanlar amaçları da bizim ağzımızdan laf almakmış...
Ama biz sosyal medyada, gazetede, ekranda neysek, gerçekte de oyuz, baktılar ki başka malzeme yok, gittiler...
Şimdi ise gelinen noktada;
Transfer mi açıklanacak, o arkadaşlar açıklıyor...
Gündem mi oluşturulacak, o arkadaşlar oluşturuyor...
Hatta rüya görüyorlar, rüyaları çıkıyor...
'Başkanım patlatsan bir açıklama ne güzel olur' diyor, tak 1 saat sonra başkan açıklama yapıyor...
'Yıllardır bu oyuncuyu takip ederim, alınsa nasıl olur' diye soruyor, o oyuncu alınıyor...
Yani milletle dalga geçercesine, alay edercesine bir üslup...
Genelde haberi veren habercidir ya, bakıyorsun öyle bir durum da değil...
Bu iş 'eli silah tutan herkes askere alınacak' durumu değil ki...
Herkes sosyal medyadan haber verecek diye bir zorunluluk yok ki...
Birilerinin elindeki oyuncak gibi paylaşımlar...
Popüler olma, gerekirse gider yapma, gerekirse sevme halleri...
Samsunsporluluklarını, sevdalarını tartışmaya açmıyorum, açmak haddim değil ama diğer taraftan belki bilmeden Samsunspor'u, yola çıktığı arkadaşlarını, ilk başta savunduklarını itibarsızlaştıran bir tavır...
Bu arkadaşlara çakma scoutlar, çakma bilirkişilerden de destek tepsiyle...
Umarım bu yaşananlar kulüpten birilerin tarafından yapılan, ellerine yüzlerine bulaştırdıkları diğer organize edilen işlerden değildir...
Çünkü nasıl o işleri ellerine yüzlerine bulaştırdılarsa, bu durum da ileride ayaklarına dolanır...
Birlik ve beraberlik havalarının estiği bu günlerde, küçük hesaplar içinde olan bu kişilerin amaçları da elbet gün yüzüne çıkacaktır.
Bu tip durumları geçmişte de çok yaşadık, sahte kahramanlar yaratıldı ama adı üzerinde 'sahte'...
Bir de giderken kötü izler bırakıp gittiler...
Bir anı;
Muhalif birini yönetimine alan bir başkana, 'Başkanım bu adam gece gündüz size sallıyordu, niye yönetiminize aldınız' diye sorduğumda, 'Önceden karşıdan bana havlıyordu, şimdi bağladım, karşıya havlıyor' demişti...
Sağlıcakla kalın...
selccuk senı severım ama dusunclerın bır kısmı dogru ruya kısmı ırenı sende bunu cıdıdye almıssın ha dersen sunu olur adam gelecek oyuncuları bızden once nasıl ogrenıyor dersen buna katılıruım kara para konusu en sert tepkıyı ben verdım o sahıslarla bırdada karsılasmadım samsun spor a dını kımseye yem ettırmem benım dogrularım vardır onun dısına cıkmama ama ruya işi tamam işin matrasıdır sız de basın olarak cıdıyıe alıyorsanız bende senı sorgularım işde bu konuda selamlar s aygılar dilerim .